“Bir aslanı gün boyu takip etseydiniz ve aslanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız günün sonunda bu aslanın bir ceylanı yakalayıp yemesi sizi mutlu ederdi. Aynı hikayeye ceylanı takip ederek başlasaydınız ve ceylanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız, günün sonunda bu ceylanın bir aslan tarafından yenmesi sizde bir öfke uyandırırdı. Yani başlangıç noktasını farklı seçersen aynı olay kişide iki farklı yargı oluşturabilir. Bu yüzden kişinin içindeki adalet duygusu, hangi hikayeyi ne kadar süreyle takip ettiğine bağlıdır. "Dostoyevski / Ezilenler
Bu hikaye, adaletin farklı algılanabilirliğini vurgular. Avukat, etik sınırlar içinde kalmaya çalışarak müvekkilinin haklarını savunurken, bazen karşı tarafın adalet anlayışıyla çelişen bir duruma düşebilir. Hikayede olduğu gibi, adaletin ve doğru ile yanlışın algısı, bakış açısına, yaşanan duruma ve kişinin perspektifine göre değişebilir. Bu nedenle bazı insanlar avukatların "yalan söyleyen" kişiler olduğunu düşünseler de, avukatın yaptığı şey sadece, önüne getirilen maddi vakıalara sizin pencerenizden bakmaktır.
Bu bağlamda mesleğimiz hukuki ve insani karmaşık bir denge üzerinde dikkatle yürümeyi gerektirir.